Blog Sohbetleri- Aylardan Şubat Çalsın Osman Söylesin Kubat
Bir yerden yazmaya başlamalıyım ki hiç değilse blog yazmak maddesini haftalık planlayıcımdan çıkarayım. Görevlerimi bir bir eksiltmek isterken ikişer beşer arttırdığımı farketmekten oldukça hızlı kaçıyorum. Neler oluyor hayatta diye sormaya korkuyorum bu sıralar çünkü sanki olması gereken şeyler beni mi bekliyorlar? Başak burcu bir insan hızlı toparlanıp yüzyıllar sonrasını planladığı gibi dağılınca da bir o kadar detaylı dağılır. Aşırı nizami bu dağılmanın da toparlanması haliyle vakit alıyor. Ama hayatın beni beklemek gibi bir niyeti olmadığını görünce 15 dakikaya misafir geliyormuşçasına topladım hayatımı. Görünen şeyleri topladım da diyebiliriz çünkü elbette dolapların içerisine tıkıştırdığım çokça şeyler var. Dağınık odada çalışamayanlar hayatımın bu evresinde nasıl zorlandığımı anlayabilirler. Kendimize iş çıkaran bu sevimli düzen ve disipline dayalı huylarımız bazen esnemesi gerektiğinde bizi hep böyle zora sokabiliyor. Yine de inancımızı kaybetmiyoruz.
Tüm bu dağınıklığın içerisinde olan biteni merak ediyorsanız eğer fazlaca arama ve tarama ile meşgulum. Acilen bir tez konusu ve bir makale konusu bulmam gerekiyor. Gerekli görülen tüm mecraları taradım ancak içime sinen bir konu henüz bulamadım. Gönül istiyor ki bu çaresizliğin tezini yazayım ama maalesef prosedürler gönül işlerine göre işlemiyor. Bu çabamın umutsuzluğa ve kimi zaman aşırı dozda eleştiriye dönüştüğü vakitlerde ablamın bir tezle dünyayı kurtarmak zorunda değilsin şeklindeki hatırlatmaları ya da ikazları beni kimi zaman kendime getirse de yine inancım oldukça fazla. Bu fazla inanç beraberinde ciddi ve gerekli bir konuyu yazmam gerektiği fikrini getiriyor. Ancak dostlarım o fikir bir türlü gelmiyor. Önümüzdeki birkaç güne kadar gelmesini umut ediyorum.
Bu düzensiz hayatın içerisinde düzenli bir uyku, yemek ve yazmak çabası diliyorum. Umarım gelecek aylarda benden iyi haberler alabilirsiniz. Sizler için bu kıymetli pazar akşamından sıcacık yuvalarınıza boya kutusu mu denk gelecek heyecanıyla bizleri ekrana kitleyen Şahane Pazar samimiyeti diliyorum ve Survivor izleyicileri için bir sonraki blog yazımın müjdesini vermek istiyorum.
İyi akşamlar!
Tüm bu dağınıklığın içerisinde olan biteni merak ediyorsanız eğer fazlaca arama ve tarama ile meşgulum. Acilen bir tez konusu ve bir makale konusu bulmam gerekiyor. Gerekli görülen tüm mecraları taradım ancak içime sinen bir konu henüz bulamadım. Gönül istiyor ki bu çaresizliğin tezini yazayım ama maalesef prosedürler gönül işlerine göre işlemiyor. Bu çabamın umutsuzluğa ve kimi zaman aşırı dozda eleştiriye dönüştüğü vakitlerde ablamın bir tezle dünyayı kurtarmak zorunda değilsin şeklindeki hatırlatmaları ya da ikazları beni kimi zaman kendime getirse de yine inancım oldukça fazla. Bu fazla inanç beraberinde ciddi ve gerekli bir konuyu yazmam gerektiği fikrini getiriyor. Ancak dostlarım o fikir bir türlü gelmiyor. Önümüzdeki birkaç güne kadar gelmesini umut ediyorum.
Bu düzensiz hayatın içerisinde düzenli bir uyku, yemek ve yazmak çabası diliyorum. Umarım gelecek aylarda benden iyi haberler alabilirsiniz. Sizler için bu kıymetli pazar akşamından sıcacık yuvalarınıza boya kutusu mu denk gelecek heyecanıyla bizleri ekrana kitleyen Şahane Pazar samimiyeti diliyorum ve Survivor izleyicileri için bir sonraki blog yazımın müjdesini vermek istiyorum.
İyi akşamlar!
Yorumlar
Yorum Gönder